Dün yani 26 Şubat 2012'de Hocalı Soykırımının 20. yılı nedeniyle Taksim'de bir miting düzenlendi. Hocalı Soykırımı Türk Milletine karşı yapılmıştır ve tüyler ürperten işkenceler uygulayarak insanlıktan çıkmışlardır. Her zaman olduğu gibi batı bu soykırıma seyirci kalmıştır. Bu arada birşey dikkatimi çekti. İsrail'liler, Ermeniler ve Rumların bir defaya mahsus değil birkaç kez yakın tarihde nasıl insanlıktan çıktığını görmüşüz. Bu bir tesadüf mü yoksa gelecekte de bu milletlerin yapacağı katliamların teminatı mı? Hani tarih tekerrürden ibaret derler ya acaba gerçekten öyle mi? Nadir de olsa bu milletlerin içinde de iyi insanlar mevcut. Ama o iyi insanlar bunlar değil. Hani herkes bunların acılarını paylaşmak adına "Hepimiz Ermeniyiz" demişlerdi ya. İşte onlarında Hocalı Soykırımına karşı cevapları böyle idi. Aslında biz millet olarak her zaman dozu kaçırıyoruz ve tabiri caizse "Kraldan fazla kral" oluyoruz. Biraz düşündüğünüzde bunun birçok örneğini hergün görürsünüz. Bir de düzenlenen her organizasyonu siyasi olarak düşünüyoruz ve eğer taraftarı olduğumuz siyasi düşünce düzenlememişse ne kadar doğru olsa da desteklemiyoruz. Bunun en güzel örneğini Taksim'de düzenlenen mitingde gördük. Nasıl mı?
Bizi birinci derece ilgilendirmeyen Arap baharındaki gelişmeleri neredeyse saniye saniye yayınlayan sosyal medyacılarımız, yine çoğunluğu aynı kişilerden oluşan 22 Kasım 2011'de yürürlüğe giren Güvenli İnternet için sosyal medyayı ayağa kaldıranlar, Sanki gazetelerde çarşaf çarşaf çıplak kadın yayınlanmıyormuşta ilk defa Hilal Cebeci yayınlayacak gibi güncelerce her ortamda konuşanlar, yeri yerinden oynatacağı söylenen Wikileaks için ellerinden gelen herşeyi yapanlar, Muhtemelen "Hepimiz Ermeniyiz" diyenlerden oluşan ve Güveli İnternete karşı çıkanların da desteklediği Anonymous'un Türk Devlet sitelerine saldırılarında bizleri içimizden vuranlar, hani özgürlükleri savunan Ekşi ve İnci sözlükler gibi sözlükler vardı? Hani her fırsatta ikili ilişkilerini kullanarak TV'lere çıkar hak'tan hukuktan, özgürlükten, insan hakkından bahsederlerdi. Peki şimdi neredeydi onlar? Aslı astarı olmadan laiklik elden gidiyor, mahalle baskısı var diyenler, silivri davaları için yargılama bitmeden ve dosyaları görmeden kıyamet koparanlar v.s. söz konusu Hocalı Soykırımı v.s. olunca neredeler?
Sansüre ben de karşıyım ve bazı grupların sansüre karşı yapılanmayı ve yürüyüşleri desteklememesine kızıyordum ama şimdi yeni yeni anlıyorum ki aslında karşı çıkılan sansür değilmiş.Başka hesaplar peşinde koşuyorlarmış. Beni tanıyanlar biliyordur görüşü ne olursa olsun doğruya doğru yanlışa yanlış derim. Bazı durumlarda ideolojilerimize göre hareket edemeyiz, etmemeliyiz. Sanki Mevlana, Hacı Bektaşi Veli v.s. bu topraklarda yaşamamış gibi. Kısaca sosyal medya benim için sınıfta kalarak Türkiye'de başta twitter ve facebook olmak üzere pazarlama aracı olmuş. Konuyu fazla uzatmayacağım. Uzun yazılar okunmuyormuş :) Aksini düşünenler yorumlarda düşüncelerini paylaşabilir.
Hocalıyı 4 Dilde Anlatan Bir Site http://www.xocali.org/en/
0 Yorumlar